Junior Chamber International

Sevinç Atay kimdir?
3.        Sosyal sorumluluk denince ilk aklınıza ne geliyor?
 Bununla birlikte, rapor, kadınların ve kızların güçlendirilmesinde; sürdürülebilir kalkınmanın ilerletilmesinde; çatışmalar, doğal afetler veya gıda ve enerji fiyatlarındaki dalgalanmalar gibi birçok krizin yıkıcı etkilerine karşı en savunmasız durumda olanların korunmasında kat edilmesi gereken çok yol olduğunu ortaya koyuyor.

 İlerleme, ekonomik skalanın en aşağısında olanları veya cinsiyet, yaş, engel durumu ya da etnik köken gibi sebeplerden dolayı dezavantajlı durumda olanları atlama eğiliminde.

 Kentsel ve kırsal alan arasındaki farklar da raporda öne çıkıyor ve ürkütücü boyutlarda ulaştıkları görülüyor. Hedeflere ulaşmak için, herkese erişebilen ve herkesin, özellikle de yoksul ve dışlanmış olanların, ekonomik fırsatlardan yararlanmasını sağlayacak eşitlikçi ve kapsayıcı bir ekonomik büyümenin sağlanması gerekiyor. 

 Ekonomik büyümeyi destekleyen ve hayatın dünya üzerinde devam etmesini sağlayan ekosistemlerin korunması için daha kararlı adımların atılması şart. Bu sebeple Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından Binyıl Kalkınma Hedefleri sonrasında küresel kalkınmanın nasıl olacağını tartışmak için çeşitli paydaşların katıldığı diyaloglar sürdürülüyor.
 Bununla birlikte, rapor, kadınların ve kızların güçlendirilmesinde; sürdürülebilir kalkınmanın ilerletilmesinde; çatışmalar, doğal afetler veya gıda ve enerji fiyatlarındaki dalgalanmalar gibi birçok krizin yıkıcı etkilerine karşı en savunmasız durumda olanların korunmasında kat edilmesi gereken çok yol olduğunu ortaya koyuyor.
 İlerleme, ekonomik skalanın en aşağısında olanları veya cinsiyet, yaş, engel durumu ya da etnik köken gibi sebeplerden dolayı dezavantajlı durumda olanları atlama eğiliminde.

 Kentsel ve kırsal alan arasındaki farklar da raporda öne çıkıyor ve ürkütücü boyutlarda ulaştıkları görülüyor. Hedeflere ulaşmak için, herkese erişebilen ve herkesin, özellikle de yoksul ve dışlanmış olanların, ekonomik fırsatlardan yararlanmasını sağlayacak eşitlikçi ve kapsayıcı bir ekonomik büyümenin sağlanması gerekiyor. 

 Ekonomik büyümeyi destekleyen ve hayatın dünya üzerinde devam etmesini sağlayan ekosistemlerin korunması için daha kararlı adımların atılması şart. Bu sebeple Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından Binyıl Kalkınma Hedefleri sonrasında küresel kalkınmanın nasıl olacağını tartışmak için çeşitli paydaşların katıldığı diyaloglar sürdürülüyor.
 İlerleme, ekonomik skalanın en aşağısında olanları veya cinsiyet, yaş, engel durumu ya da etnik köken gibi sebeplerden dolayı dezavantajlı durumda olanları atlama eğiliminde.
 Kentsel ve kırsal alan arasındaki farklar da raporda öne çıkıyor ve ürkütücü boyutlarda ulaştıkları görülüyor. Hedeflere ulaşmak için, herkese erişebilen ve herkesin, özellikle de yoksul ve dışlanmış olanların, ekonomik fırsatlardan yararlanmasını sağlayacak eşitlikçi ve kapsayıcı bir ekonomik büyümenin sağlanması gerekiyor. 

 Ekonomik büyümeyi destekleyen ve hayatın dünya üzerinde devam etmesini sağlayan ekosistemlerin korunması için daha kararlı adımların atılması şart. Bu sebeple Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından Binyıl Kalkınma Hedefleri sonrasında küresel kalkınmanın nasıl olacağını tartışmak için çeşitli paydaşların katıldığı diyaloglar sürdürülüyor.
 Kentsel ve kırsal alan arasındaki farklar da raporda öne çıkıyor ve ürkütücü boyutlarda ulaştıkları görülüyor. Hedeflere ulaşmak için, herkese erişebilen ve herkesin, özellikle de yoksul ve dışlanmış olanların, ekonomik fırsatlardan yararlanmasını sağlayacak eşitlikçi ve kapsayıcı bir ekonomik büyümenin sağlanması gerekiyor. 
 Ekonomik büyümeyi destekleyen ve hayatın dünya üzerinde devam etmesini sağlayan ekosistemlerin korunması için daha kararlı adımların atılması şart. Bu sebeple Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından Binyıl Kalkınma Hedefleri sonrasında küresel kalkınmanın nasıl olacağını tartışmak için çeşitli paydaşların katıldığı diyaloglar sürdürülüyor.
 Ekonomik büyümeyi destekleyen ve hayatın dünya üzerinde devam etmesini sağlayan ekosistemlerin korunması için daha kararlı adımların atılması şart. Bu sebeple Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı tarafından Binyıl Kalkınma Hedefleri sonrasında küresel kalkınmanın nasıl olacağını tartışmak için çeşitli paydaşların katıldığı diyaloglar sürdürülüyor.

JCI -  Junior Chamber International /Uluslararası Genç Girişimciler Derneği, Birleşmiş Milletler Müşavirliği ve JCI İzmir Toplumsal Projeler Başkan Yardımcısı

Sevinç Atay, Lisans öğrenimini Dokuz Eylül Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü’nde, Tezli Yüksek Lisansını Ege Üniversitesi Yönetim Bilimi ve Organizasyon Anabilimdalı’nda tamamlamıştır.

Üniversite öğreniminden sonra bir süre e-ticaret ile uğraşan Sevinç Atay, 2006’dan bu yana özel bir şirkette çalışmalarına devam etmektedir. Kurumda, Finans alanında başladığı kariyerini, Kalite Denetçiliği ve İş Süreçleri Proje Yöneticiliği’nden sonra Kurumsal Risk Yönetimi alanında sürdürmektedir.

PMI (Project Management Institute) tarafından geliştirilen ve ANSI (American National Standards Institute) tarafından da Amerikan ulusal standardı olarak kabul edilmiş olan PMI Proje Yönetimi Metodolojisi’ne paralel olarak tasarlanan Proje Yönetimi sertifikasına sahiptir. İngilizce ve İtalyanca bilmektedir.

JCI (Genç Liderler ve Girişimciler Derneği), KALDER (Türkiye Kalite Derneği) ve İPYD (İstanbul Proje Yönetim Derneği) üyesidir. TEMA (Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı) ve Dünya Doğal Yaşamı Koruma Vakfı (WWF-World Wildlife Fund) gönüllüsüdür.

Geçtiğimiz yıl, JCI Türkiye tarafından 2012 yılının En İyi Üyesi seçilmiştir. Liderlik ettiği Birleşmiş Milletler Binyıl Kalkınma Hedefleri Projesi ise 2012 yılının en iyi BM Projesi seçilmiştir. Sürdürdüğü çevre projesi 2012 yılında Avrupa Komisyonu tarafından küresel anlamdaki 7035 proje arasından başarıyla sıyrılmış ve En İyi Proje olarak ödüllendirilmiştir. 2013 yılında JCI Avrupa’dan Sorumlu Birleşmiş Milletler Müşavirliği ve JCI İzmir Toplumsal Projeler Başkan Yardımcılığı görevini sürdürmektedir.

1.        2013 yılına ait mevcut projeleriniz/ faaliyetlerinize ilişkin bilgi verebilir misiniz? Bu projelere ne zaman başlamayı düşünüyorsunuz? Kaç yılda tamamlanacağını öngörüyorsunuz? Projede neler var?

2013 yılında yerel olarak JCI İzmir Toplumsal Projelerden Sorumlu Başkan Yardımcısı görevimi ve Uluslararası boyutta da JCI Avrupa’dan sorumlu Birleşmiş Milletler Müşaviri görevimi sürdürmekteyim. 

JCI – Uluslararası Genç Girişimciler Derneği 1910 yılında ABD’de kurulmuş dünyanın önde gelen liderlik ve girişimcilik organizasyonlarından biri. Üyeleri arasındaki deneyim alışverişleriyle kişilerin liderlik ve girişimcilik vasıflarını geliştirerek toplumdaki pozitif değişimi gerçekleştirmeyi amaçlıyor. Uluslararası boyutta 100’den fazla ülkedeki 200.000’in üzerinde, Türkiye’nin dört bir yanında bulunan şubelerindeki 2000’e yakın üyesi de bu hedefe paralel olarak faaliyetlerini yürütmekte. Birleşmiş Milletler, Milletlerarası Ticaret Odası, UNICEF, UNESCO, AIESEC ile olan stratejik ortakları çerçevesinde etkin projeler üretiyor.

2.        Profesyonel çalışanlarınızın diğer sektör çalışanlarından daha farklı ve özel olması gerekiyor mu? Bu kişilerin motivasyonunu yükseltmek için yaptığınız  uygulamalar nelerdir?

18-40 yaş arasında her meslekten yaratıcı ve cesur bireylerden oluşan JCI, üyelerinin liderlik vasıflarını geliştirmelerine, sahip oldukları sorumluluk duygularını güçlendirmelerine, çevrelerindeki yaşam kalitesine katma değer kazandırmak için kendilerini geliştirmelerine, yaşanan dayanışma ile toplumlarının ilerlemesine katkıda bulunmalarına imkan sağlıyor. Her JCI yerel ve ulusal organizasyonunda üyelerin hedeflerini gerçekleştirmeleri ve aktif vatandaşlar olarak topluma katkı sağlamaları teşvik ediliyor. Gerçekleştirilen stratejik planlama görüşmelerinde, pozitif değişimin temel taşı ve kaynağı olan bireylerin gelişimi ana gündem konusu olarak ele alınıyor.

Üyelerimizin, düzenli eğitim, seminerler ve liderlik akademileriyle liderlik ve girişimcilik becerilerini geliştirmelerini önemsiyoruz. JCI eğitim enstitüsü bünyesinde üyelerin eğitmenlik kariyeri geliştirmeleri; bunun için özel tasarlanmış eğitimlere katılma ve diğer üyelere eğitimler vererek, eğitimcilik becerilerini ilerletmeleri; toplum önünde konuşma ve münazara turnuvalarıyla gelişimlerini destekleme ve projelerde aktif rol ve liderlik sorumluğu alarak yaparak öğrenmeleri sağlanıyor.

Sosyal sorumluluk toplumdaki her bireyin toplumun iyileşme ve gelişim ihtiyacı içinde olduğu konularda yapılması gerekenlerle ilgili bir fikrinin olması ile başladığına inanıyorum. Pozitif değişim için bu fikirleri projeler ile faaliyete dönüştürmek gerekiyor. Bunu gerçekleştirmek için de aktif vatandaşlara ihtiyaç duyuluyor. JCI’nın eşsiz yönü, üyelerinin aktif vatandaşlar olmasını desteklemesi ve bu yönde gelişmeleri için onlara türlü fırsatlar sunması.  

4.        Türkiye’de ilke imza attığınız yenilikler oldu mu? Öncü olduğunuz alanlar var mıdır?

       JCI Türkiye bu fırsatlar paralelinde hem ulusal, hem de uluslararası boyutta başarılı projelere imza atmakta. Her yıl, kendi alanlarında yaptıkları çalışmalarda en başarılı 10 Türk gencini ortaya çıkararak toplumun takdirini kazanmalarını sağlamak ve çalışmalarını uluslararası platforma taşımak amacıyla TOYP “Ten Outstanding Young Persons” yarışmasını düzenliyor. CYEA “The Creative Young Entrepreneur Award” ile de “yaratıcılık” kriteri baz alınarak alanlarında başarılı girişimcileri seçmek ve bu alanlarda girişimciliği teşvik ederek rol modeller oluşmasını sağlamak amaçlanıyor. Geçtiğimiz yıl, Birleşmiş Milletler Binyıl Kalkınma Hedefleri doğrultusunda ülkemizdeki gençleri bilgilendirmek ve projeler yapılmasını desteklemek amacıyla bir hibe programı hayata geçirdi. Program kapsamında tüm JCI Türkiye şubeleri bir ihtiyaç alanı tespit ederek etkin projeler gerçekleştirdiler. Bu programın başarısı üzerine JCI Türkiye bu yıl diğer ülkelerdeki JCI Organizasyonlarını da sürece katarak yeni bir uluslararası programa başvurdu.

5.        Gerçek anlamda kamuoyuna duyurmak istediğiniz görüşleriniz, çalışmalarınız veya hedefleriniz ile ilgili aktarmak istediklerinizi öğrenebilir miyiz?

      

        Her yıl düzenlenen JCI Avrupa Konferansları ve Dünya Kongreleri’ne katılan JCI Türkiye, aktif yapısı ve aldığı birçok ödül ile uluslararası alanda varlığını daha da güçlendirdi ve Avrupa’nın parlayan yıldızı olarak adlandırılıyor. JCI Türkiye üyeleri, uluslararası JCI dünyasında önemli görevlere layık görülüyor.

       Uluslararası alanda, JCI’nın Birleşmiş Milletler ile olan stratejik ortaklığı boyutunda, JCI bünyesinde her bölgenin gelişiminden ayrı ayrı sorumlu Müşavirler atanıyor. Örneğin bu yıl, benim sorumlu olduğum bölge Avrupa ve Avrupa’daki JCI organizasyonları ile iletişim halindeyim.

       Müşavirler, JCI Aksiyon planında yer aldığı üzere, JCI’ın günümüzün en zorlu küresel sorunları temelinde belirlenmiş olan Birleşmiş Milletler Bin Yıl Kalkınma Hedefleri’nin küresel boyutta gerçekleştirilmesinde çözüm sağlayıcı olma amacıyla görev yapmakta. Bin Yıl Kalkınma Hedefleri ile birlikte, Küresel İlkeler Sözleşmesi, Kurumsal Sosyal Sorumluluk ve 2015 Sonrası Gündem konularında hem kendi ülkeleri hem de dünyanın diğer ülkelerine yönelik çalışmaktadırlar. Avrupa’dan sorumlu Birleşmiş Milletler Müşaviri olarak başlıca hedeflerim; Birleşmiş Milletlerin faaliyetlerinin bilinirliğini sağlamak, JCI ile Birleşmiş Milletler arasındaki ilişkiyi güçlendiren faaliyet ve görüşmeler gerçekleştirmek, üyelerle en iyi uygulama örneklerini paylaşarak onları harekete geçmeleri yönünde teşvik etmek, üyeler ve paydaşların faydalanabileceği Birleşmiş Milletler program ve projelerini duyurmak, Avrupa’daki JCI ülke organizasyonlarını bu hedefler etrafında bir araya getirerek ortaklaşa çalışmalar sürdürmelerini sağlamak.

     Eylül 2010 Binyıl Kalkınma Hedefleri Zirvesi’nde, dünya liderleri iddialı bir eylem planı ortaya koydular. Bu plan, son tarih olarak belirlenen 2015 yılına kadar hedeflere ulaşmak için yapılması gerekenleri ana hatlarıyla belirleyen bir yol haritasıydı. Ve hali hazırda Binyıl Kalkınma Hedefleri milyonlarca insanı yoksulluktan çıkarmaya, hayat kurtarmaya ve çocukların okula gitmesine yardımcı oldu; gebelikte anne ölümlerini azalttı; kadınlar için daha geniş fırsatlar sağladı; temiz suya erişimi artırdı ve birçok insanı ölümcül ve sakat bırakan hastalıklardan kurtardı.