MAX FM, Genel Yayın Yönetmeni - KAAN TAYLANER

KAAN TAYLANER

MAX FM, Genel Yayın Yönetmeni

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz?

1993 yılında 99.5 Capital Radio ile başladığım mesleği Genel Yayın Yönetmeni olarak 95.8 MaX FM’le sürdürüyorum. Radyoculukta 20 yıl bitiyor ve 21. yıl başlıyor. Amerika’da Los Angeles ve Santa Barbara’da radyoculuk eğitimi aldım yıllar içinde yaptığım ‘’Türkiye On-Line’’’’Hot 40 Countdown’’ve’’Solid Gold Sunday’’ programlarıyla ödüller kazandım ve ‘’Yılın DJ’’i  seçildim fakat  benim için en anlamlısı 20 yıl boyunca dinleyicilerin nefretini kazanmamış ve güvendikleri bir arkadaşları olmaktı. Radyoculuk yapmanın yanı sıra radyoculuk dünyasına birçok yetenekli isim kazandırdığım içinde çok mutluyum. Bizim radyomuz her zaman bir okul oldu ve Radyo&TV dünyasına birçok isim ihraç etti.

Max Fm nasıl ortaya çıktı?

İlk göz ağrımızın satılmasını takiben 1,5 yıllık bir süreçte ‘’Dinleyecek Radyo Kalmadı’’, ’’Radyo Dinleme Alışkanlığımızı Kaybettik’’serzenişlerine daha fazla sessiz kalamadık ve MaX FM’i kurmaya karar verdik. Eski radyomuzun patronu ve eski radyomuzun çalışanlarıyla farklı bir konseptteki ve farklı bir formattaki MaX FM’i ortaya çıkardık. 18 yıllık dinleyicilerimiz yeni radyonun eskisinden daha başarılı olduğunu düşünüyorlar. MaX FM daha çok müzik daha az konuşma felsefesini taşıyor ve klasik bir format tanımlaması yok, tamamen bizim yarattığımız bir format; daha çok yetişkinlere hitap eden Classic Rock, Country Rock ve Accoustic Rock karışımı. Dance yok, R&B yok ,Rap yok.

Ulusal yayına başlanacak mı? Sadece yerel radyo olarak mı kalmaya niyetlisiniz?

Tercihimiz yerel olarak kalmak, ulusal radyoculukta lokale hakim olamıyorsunuz ve bir bakmışsınız, nasıl olduğunu anlamadan İstanbul lokal radyosu olmuşsunuz.

Ben bunu çok yaşadım gönül rahatlığı ile hava durumu bile veremezsiniz, şimdi dışarı bakıp havadan bahsedebiliyorum, eskiden hava güneşli çok güzel dediğinizde 7-8 değişik şehirden arayıp “havanın neresi güzel burada yağmur yağıyor, burada kar var, burası yanıyor” diye telefonlar alırdık. Programda İstanbul trafiğini verince Atatürk Bulvarı’ndan dinleyiciler arayıp “Biz burada kilit olduk siz İstanbul trafiğini veriyorsunuz” şikayetleri alırdık. Onun için radyoculuk lokal yapılabilen bir şey, ulusal radyoculuğun dünyadaki tek örneği biziz zaten. Yayın yaptığın şehirden diğer şehirlere hakim olmanın imkanı yok. Onun için biz lokal kalmak istiyoruz, Ankara’yı ilgilendiren olaylardan Ankaralılar’ı ilgilendiren olaylardan bahsetmek istiyoruz. Ankara kültürel hayatı, Ankara okulları, Ankara gece hayatı ve Ankara’nın sportif aktiviteleri gibi... Ümit ediyorum bizim Ankara’yı sevdiğimiz kadar Ankara bizi sever ve sahip çıkar Çünkü Ankara maalesef yerel değerlerini bilen ve koruyan bir şehir değil, onların değerini kaybettikten sonra anlayan bir yapımız var.

Bir radyocunun olmazsa olmazı sizce nedir?

Radyocu olmak için etkileyici bir ses tonundan ziyade kıvrak zeka ve yüksek genel kültüre sahip olmanız gerektiğini düşünüyorum. Çok okumalı, çok izlemeli her konuda bilgi sahibi olmalısınız dinleyici kendisinden daha düşük IQ ve EQ sahibi birini dinlemekten zevk almaz onun için her konuya hakim olmalısınız. Ekonomi, bilim, eğlence, politika artı olarak sesiniz de güzelse bu iş tamamdır.

Radyo programı yapmanın ne gibi zorlukları var, bu meslekte kadın olmak mı zor, erkek olmak mı?

Mesleğin zorluğu, her gün iyi olmalısınız. Dün yaptığınız güzel bir yayın değil o an ki anonsunuzla değerlendirilirsiniz her zaman, futbolcu gibi ‘’eskiden iyi oyuncuydum çok gol atardım’’ cümlesini dinlemez seyirci, bugün gol atıyor musunuz ona bakar. Onun için mesleğin hem en güzel hem de en zor yanı her gün yepyeni ve kazanılması gereken bir maç gibi olması. Bu da bizi her zaman dinamik tutuyor.

Bence her meslekte olduğu gibi erkeği ya da kadını yok radyoculuğun, iyi yayıncı, kötü yayıncı var. Dünyada erkek egemen bir meslek olmasına karşın radyoculuk Türkiye’de daha çok kadınların tercih ettiği bir dal oldu.

Radyo programınızda hangi tür şarkılar ağırlıkta çalıyor ve şu sıralar çalmaktan mutlu olduğunuz şarkı hangisi?

MaX FM’in formatı; daha çok yetişkinlere hitap eden AC dediğimiz bir formata yakın olmakla beraber, gençlerin de dinlemekten zevk aldığı tarifi bize mahsus bir ekol. Akustik pop, rock ve country ağırlıklı müziğimizde 70’ler 80’ler ve 90’ların hit müzikleri var.

İleriye dönük hedeflerinizde neler var, radyo ile sınırlı kalmak mı istiyorsunuz yoksa başka alanlarda da mı ilerlemeyi düşünüyorsunuz? Mesleğiniz için doruk noktası neresidir?

İleriye dönük hedeflerim arasında MaX FM’i bu tarzıyla kalıcı radyolar arasında tutabilmek var. Ben kendi mesleğimde zirveye ulaştığımı ve 20 senedir de bunu koruduğumu düşünüyorum. Bence dünyanın en keyifli işi... Sevdiğim müzikleri çalmak için üste bir de para alıyorum, hobiden para kazanmak bu olsa gerek.