BEDEN
DİLİ OKUMAYI BİLMEYEN VAR MI?
www.mikroifadeler.com/blog bölümünde düzenli aralıklarla
yazılar yazıyorum. Yazılarımı “Haftanın Mimiği“ olarak adlandırdım. O hafta
güncel olan bir konuyu beden ve mimik tepkileri üzerinden değerlendiriyor,
bazen de yalan, flört, duygular ya da empati üzerine çeşitli paylaşımlarda
bulunuyorum. Bloğumuzdaki arama sonuçlarını gözlemlediğimde insanların
özellikle “Beden dili nedir?“ başlığını çok fazla sorguladıklarını farkettim.
Bu hafta sizlerle;
“Beden dili nedir?”
“Birinin yalan söylediğini beden tepkilerinden
anlayabilir miyim?”
“Müşterilerimin ya da ekibimin beden dillerini nasıl
yorumlayabilirim?”sorularının cevabını arayacağız.
Lie to Me(Bana Yalan Söyle) ve Mentalist gibi diziler,
vücut dilini okumanın çok kolay olduğu hissini verirler. Şayet çevremizdeki
insanların beden ve mimiklerini okumak çok kolay olsaydı bir günde 200 tane
yalan söylememiz ya da duygularımızı saklamamız mümkün olmazdı sanırım.
Sabah gözlerimizi açtığımız andan itibaren, gecenin
geç saatlerine kadar bedenimizle hissettiğimiz duyguları çevremize iletiriz.
Örneğin bir araba satın alırken, biriyle flört etmeye çalışırken,
konferanslarda, maaş görüşmelerinde kısacası her yerde beden dili kullanırız.
Daha genel çerçeveden bakarsak, karşımızdakine bir mesaj iletirken 3 temel
kanal kullanırız. Söylediğimiz kelimeler, ses tonumuz ve son olarak beden
dilimiz. 1960’lı yılların sonunda Mahrebian adlı psikoloğun yaptığı çalışma
kullandığımız bu üç kanalın önem yüzdelerini bizimle paylaşıyor. Mahrebian;
“insanoğlu mesajını karşısındakine iletirken 3 kanal kullanır. Bu üç kanalda
Beden Dili %55, ses tonu %38 ve son olarak içerikte %7 oranında etkiye sahiptir.”
der. Yanlış okumadınız ne söylediğiniz yalnızca %7 oranında etki eder. İnsanlar
sizin ne söylediğinizden çok beden dilinize ve ses tonunuza bakıp bir yargıya
varırlar.
Kısacası sabah güne başladığımız andan gece yatağa
girdiğimiz ana kadar verdiğimiz her mesajda beden sinyalleri vardır. Bu sinyaller
bilinçsizce yaptığımız anlık ya da uzun süreli hareketler olup, hislerimizin
tercümanıdır aslında. Peki, verdiğim beden sinyallerini anlayabilmek için
karşımdaki kişinin beden dili eğitimimi almış olması gerekir? Tabii ki hayır.
Siz beden tepkilerinizi verirsiniz, karşınızdaki kişi bu tepkileri bilinçsizce
alır ve sizinle ilgili yargıya ulaşır. Beden Dili eğitimleri, sizin
insanları daha detaylı ve doğru okumanıza destek olurken aynı zamanda yanlış
beden tepkilerinden uzak durmanızı sağlar.
Beden Dili Bir Puzzle’dır!
Beden dilinin çok sayıda küçük parçalardan oluşan bir
puzzle olduğunu ifade edelim. Bu puzzle’ın en önemli parçaları:Eller, Ayaklar,
Bacaklar, Gözler, Yüz, Omuz, Bel ve Duruş’ tur.
Beden Dili Etkisi
Az önce beden tepkilerimizin çevremizde inanılmaz
etkileri olduğundan bahsettik. Peki işi biraz daha büyütsem ve desem ki,
yalnızca çevremize değil kendi iç dünyamıza da inanılmaz etkileri vardır beden
dilimizin. Biraz daha açalım. Örneğin omuzlarınız çökmüş, üst göz kapaklarınız
düşük bir şekilde oturursanız şundan emin olun ki bir kaç dakika içerisinde
psikolojiniz olduğundan daha kötü bir duruma dönüşecektir. Temel olarak bedenin
beyne gönderdiği mesaj ben bitik durumdayım, sen de beden halime ayak uydur. Ya
da tam tersini de söyleyebiliriz. Omuzlar dik ve yüzde tebessümlü bir duruş
bizi olumlu etkileyecek ve iyi hissetmemize sebep olacaktır. O yüzden
eğitimlerimde hep vurgularım. Nasıl durduğun, nasıl hissedeceğini belirler,
dikkatli ol!
Yalancının Mumu
Beden dili ve Mikro İfadeler ( Mimik okuma )
yorumlanırken karşımızdaki kişinin yalan söyleyip söylemediğini de anlamamız
mümkün. Araştırmalar özellikle mimikler üzerinden yalan tespitinin daha
güvenilir olduğu yönünde. Daha önceki yazılarımda da sıklıkla vurguladığım gibi
beden dilimizi kontrol edebilmemiz kolayken, mimiklerin kontrolü neredeyse
imkânsızdır.
Gülümsemeyi sahte ve gerçek olmak üzere ikiye
ayırıyoruz. Sahte gülümsemede temel olarak göz kenarlarımızın kırışmadığını,
gerçek gülümseme de ise göz kenarlarımızın kırıştığını ifade edebiliriz. Kişi
yalan söylediğinde tebessüm etme, karşısındakine sempatik görünme ihtiyacı
hisseder. Ancak yalancı yalanını söylerken yüzünde gösterdiği mutluluk sahte
mutluluktur. Yalan söylediğini düşündüğünüz kişinin tebessümünü gördüğünüzde
yüzüne odaklanın. Göz kenarları kırışmıyorsa, kişi mutluluk maskesi altında
sizi kandırmaya çalışıyor olabilir.
Yalanda beden diline baktığımızda ise; temel olarak
stres seviyenin yükselmesiyle yalancı kendine dokunma ihtiyacı hisseder. Bu
dokunma erkeklerde burun ve enseye dokunma tepkisiyken, kadınlarda göz, kirpik
ya da kola dokunma şeklinde olur.
Son olarak beden ve mimik tepkilerinden yalanı
anlamaya çalışırken en az iki ipucu yakalamayı önemseyelim. Tek ipucu bizi
yanıltırken, iki ipucu doğruya ulaşmamızı kolaylaştırır.
Kullanılabilir İpuçları
İletişim halinde olduğumuz insanları daha iyi
anlayabilmek için kullanabileceğimiz birkaç ipucu verelim.
Siz
konuşurken muhatabınızın eli dudaklarına dokunuyorsa, o da bir şeyler söylemek
istiyordur. Hemen söz verin.
- Satış sırasında müşterinize söylediğiniz fiyat karşısında, müşterinin üst dudakları yukarı kalkarsa bu tepki tiksinme olarak değerlendirilir. Müşteri fiyatınıza tiksinme tepkisi verirse anlaşmanız neredeyse imkânsızdır.
- İşaret parmağının muhataba doğrultulması tehdit olarak algılanır. Siz siz olun işaret parmağınızı hiçbir şekilde çevrenizdeki insanlara yönlendirmeyin.
- Kişi konuşurken başparmağı sıklıkla ön plandaysa, bu tepki kişinin egosunun yüksek olduğunun güçlü bir belirtisidir.
- Konuşma sırasında avuç içlerinin gösterilmesi dürüstlük ve zararsız olunduğunun mesajını verir.
- Son olarak konuşma sırasında kişinin elleri birbirine kenetlenmiş ise, bu tepki kişinin o an iç gerginlik yaşadığını gösterir. İç gerginlik gördüğünüzde muhatabınızı rahatlatmaya çalışın. Ve tabii ki kendinizde bu tepkiyi görürseniz hemen elleriniz açın.
OĞUZ BENLİOĞLU
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder